Taassup sahibi olmak; içinde yaşamlarımızı sürdürdüğümüz toplumun geneline addedilen ve insanlarımızı düşünmekten alıkoyarak tek bir ideye bağlı kalma şartını öne sürmek,

Bireysel inançları sömürmek kanalıyla, şahsi çıkar, menfaat sarmalında mevki, makam sahibi olanların uyguladıkları algı psikolojisi kapsamında uydurulmuş bir sözcük.

Dün, giydikleri gömlekten yediklerine, içtikleri sudan çektikleri çilelere kadar her şeyi paylaştıklarını dile getirenlerin, aynı amacı güttüklerini söyleyerek yaratmış oldukları bu algı operasyonu sayesinde toplum, neyin doğru neyin yanlış olduğunu sorgulamaktan ziyade hakkı ve haklıyı görmezden gelerek kendilerine biçilen kaftanı giymek zorunda bırakılır.

Bu bağlamda STK’lar, siyasi kurumlar gibi çalıştırılmakta, hedefe giden her yol mubah anlayışı gözetilmektedir.

Gerek yerelde,  gerekse genelde ortaya çıkan sonucu kendi çalışmalarına ve algı operasyonlarına bağlayan gafillerin, toplumun, bırakın asıl resmi görmesini, madalyonun tersinin görünmesine dahi tahammülleri yoktur.

Aynaya bakacak yüzü dahi olmayan yüzsüzlerin, siyasi erkin sağladığı imkânları kullanarak kendilerinden olmayanları yok sayar tavırda hareket ederek, kendilerinden istekte bulunan eş, dost, akrabalarının bir yerlere gelmesi için harcadıkları mesaiye bakıldıkça durumları daha net ortaya çıkmaktadır.

Devir, bal tutanın parmağını yaladığı devir diyen ALIKLARLA, bunların DALKAVUKLARININ devridir.

Hak din İSLAM ve kutsal emanetimiz Kur’an’ın belirttiği emir ve yasaklardan bahsederken, dini konularda samimiyetten uzak bireyselliği düşünenlerin hemen her gün işledikleri toplumsal nifak, tamah, riya ve din algısı yaratma düşünceleri de toplumun ayrıştırılmasında öncelikli hedef olarak görülmektedir.

Mikrofonlar önünde her türlü eleştiriye açık olduğunu söylemeyi marifet sanırken, arka planda Yahudi pazarlığı yapmalarını görmemek, İslam’ın emrettiği gibi yaşadığını savunurken, gözlerin kör, kulakların sağır bırakıldığından bihaber yaşayanlardan çok şey beklememek gerekir.

“Kötü insan yoktur. Şartların kötü yaptığı insanlar vardır” düsturuyla büyüyenlerden olarak, günün şartlarında kötü insanlardan ziyade alık ile dalkavuk ikileminin olduğu görülmektedir.

Tilki ve karga masalındaki gibi;“HER DALKAVUK BİR ALIĞIN ÜZERİNDEN GEÇİNİR”