Dışarıdan bakıldığında çok demokratik bir merkez ilçe başkanlığı seçimi yapıldığı gözüküyor.

Ama ne yazık ki öyle değil gibi. Ne güzel değil mi 3 başkan adayı yarışıyor ama daha yarış başlarken başkan adaylarından biri yüzde 50 önde.

Çünkü oyun öyle kuruluyor, oyunda kuralına göre oynanıyor.

Başkan adaylarından ikisi başkan adaylığını açıkladığında daha delegeler belli değildi. Bu kişiler listelerini delegeler belli olmadan yaparken diğer adaylarda durum öyle değildi.

Delege seçimleri için sandıklar kurulmadan ahbap çavuş ilişkisi ile delegeler belirlendi ardından başkan adayı çıkarılıp listeler oluşturuldu.

Bir başkan, 18 asil, 18 yedek üye bu delege listesine göre belirlendi. Durum böyle olunca da 36-0 önde başlıyorsunuz yarışa.

Peki, bu durumda nasıl adil yarışacaksınız? Seçime kalmış 10 gün delege listesini açıklıyorsun, adaylara delege hakkında hiçbir bilgi vermiyorsun, hal böyleyken doğal olarak delegelere ulaşmak kolay olmuyor.

Ama ne hikmetse 3'ncü aday delegelerin tamamına ulaşabiliyor. Çünkü delege ahbap çavuş ilişkisi ile belirlenmiştir. Sonrada "eşit şartlarda yarıştık seçimi kazandım" diyorsunuz. Siz ancak kendinizi kandırırsınız.

Sayın Başkan çok dikkatli olmalısınız çünkü MHP diğer partilere benzemez. Ne mutlu ki size partiye belediye meclis adayı olarak girdiniz.

Bırakın Ülkücüleri, Milliyetçileri ve partilileri tanımadan bir yıl gibi kısa sürede bu partinin Merkez İlçe Başkanı oldunuz. MHP'li olmadan ülkücü ve milliyetçilerin yöneticisi oldunuz. MHP'nin Milli doktrinin asıl adı ‘’DOKUZ IŞIK’’ doktrinidir. Siz daha bu doktrini öğrenmeden başkan oldunuz.

İnşallah ülkücüler ve milliyetçiler yanılır, sizde başarılı bir başkan olursunuz.