Cahil cesareti” diye bir kavram var...

Evet, cehalet, gerçek bilginin aksine, kişinin kendine olan güvenini arttırabiliyor çoğu zaman.

Hepimizin çevresinde bolca bulunan bu arkadaşları nasıl tanıyabiliriz peki?

Ben edindiğim deneyimlerden şu sonuçlara vardım;

Bu kişiler her şeyi en iyi kendilerinin bildiklerini iddia ederler. Bilgiyi, eğitimi aşağılama eğilimindedirler. Sizin kaç üniversite bitirmiş olduğunuz hiç önemli değildir onlar için. Bu kişiler çok gürültü patırtı çıkarır, bu gürültü içerisinde çok iş yaptığı havası estirmeye bayılırlar. Her şeyi kendileri halletmek isterler.

Kişi ne kadar az bilgi sahibi ise, her alana el atması o kadar büyük olur. Bir alanda uzman kişiler, kendi alanlarının dışındaki işleri uzmanlarına bırakma eğilimindeyken, bu sendromdan muzdarip kişilerin matematikten mimariye, kimyadan sağlığa her alanda üstün fikirleri vardır. Her şeye hazırlıklıymış gibi davranmaya bayılırlar.

Hakkında hiçbir fikri olmayan, öngöremediği olaylar karşısında bile sanki bu olayı yıllar önce görmüş gibi davranmayı severler. Üstlerine karşı saygıda asla kusur etmezler ama altındakileri ezme konusunda üstlerine yoktur.

Dün söylediğini bugün inkar eder, bunu yüzüne vuranları iftira atmakla suçlar, çevresindekileri inandırmak için o kişiyi başka alanlardaki eksiklikleri ile vurmaya çalışırlar. Kendi doğrularının, düşünce ve eylemlerinin doğruluğuna yalanlanmış olsa bile kati olarak inanırlar. Herkesin şahit olduğu bir şeyi inkar edebilirler. Asıl mesele sizi buna inandırabilmektir. Bu yetersiz kişiler işinde çok iyi olduğuna yürekten inanır, kendini övmekten ve haddi olmayan görevlere talip olmaktan en küçük bir rahatsızlık duymayacakları gibi bunu bir "hak" olarak görürler.

****

Şimdi yazdıklarımı burada siyasete bağlayayım.

Gücü elinde bulunduran donanım ve yetenekleri çok sınırlı kişiler bu cesaret sayesinde siyaset sahnesinde yer alıyor.

Gerçekten liyakat, bilgi ve eğitim sahibi siyasetçiler hiç bir zaman yüksek görevlere, makamlara talip olmazlar. Neden mi? Kıymetlerinin bilinmesini beklerler, Milletin teveccühünü kazanmayı beklerler! Sonuçta ise kırılır, dökülür ve kendilerini geri plana çekerler.

Bu yüzden benim düşüncem, güzel ülkemde liyakatli, bilgili, erdemli siyasetçilerin kesinlikle fazla mütevazi olmaması gerekiyor. Yoksa biz sahnede hep aynı oyunu seyretmeye devam edeceğiz.

Bilmiyorum demeyi öğrenelim. Ezberleri bozalım.

Bilmediğini bilmek, bilmelerin en güzelidir!

Sağlıkla Kalın...