Siyaset ülke menfaatine icraat yapan bir kurumdur. Politika ise siyaset yapanların davranışları, parti çıkarları ile ilgili bir kavramdır.Bu açıklamayı yazdıktan sonra diyeceğim o ki; memlekette politika odaklı bir yönetim tarzı var.

Biz aslında Millet olarak isteklerimizi dertlerimizi çok sade bir şekilde anlatan bireyleriz. Sorun şurada; kendi derdiyle değil de bizim derdimizle dertlenecek, yolumuza ışık olacak, yaşantımıza kolaylıklar sağlayacak kişileri seçmekte sıkıntı yaşıyoruz.

Amaç ne zaman politika değil; gerçek anlamda Millet için Siyaset yapmak olursa emin olun pek çok sorun çok kısa zamanda çözüme ulaşacaktır.

Küçük bir örnek vereyim;

Ekonomiyle ilgili bir soruya bir siyasetçinin Osmanlı İmparatorluğundan başlayarak cevap vermesi siyaset değil politikadır.

Aslında milletin siyasetçiden istediği dinlemek, anlamak ve dosdoğru anlatmak!!!

Siyaset, illa ki bir guruba dahil olmak değildir. Bir duruşa sahip olmaktır aslında. Bulunduğu siyasi ortamda fikirlerini açıklamayan, halkla bütünleşemeyen, samimiyetini insanlara geçiremeyen kişilerin siyasi olarak bir yerlere gelmesi imkansızdır.

Dün başkalarının hatalarını eleştirirken bugün ise dünün yanlışlar kendi doğrumuz olursa kaybetmeyi beklemeye gerek yok zaten kaybetmişsinizdir.

Güzel bir söz var aslında, Şöyle ki;

"Hakikati olmayan siyaset muhatabına istikamet vermez. Siyaseti olmayan hakikat ise muhatabına huzur vermez"

Genelde de yerelde de bence aslında sıkıntı bu.

Politikayı bir kenara bırakalım, millet için siyaset, icraat yapalım.

Olaya Düzce açısından bakarsak; inanın seneler hızla geçiyor. Her gün yeni gündemler, yeni beklentiler, yeni söylemler, doğanlar, vefat edenler, batanlar, çıkanlar var...

Bu hızlı döngü içerisinde değişmesini isteyip de değişmeyen tek şey Düzce'nin çehresi...

Bırakalım Politika yapmayı birlik olup Düzce'nin çehresini değiştirelim...

Sağlıkla Kalın....